Mart Ayında hakka yürüyen hemşerilerimizi binler uğurladılar.. (01-31-2023)

Mart Ayında hakka yürüyen hemşerilerimizi binler uğurladılar.. (01-31-2023)

Ramazan Ay’ına birkaç gün kala, mübarek Ramazan ayına girerken.. Birçok hemşerimizi, akrabamızı hakka uğurladık, zamansız ve genç yaşta yaşanan ölümlerle de sarsıldık.. 

Ramazan Ay’ına birkaç gün kala, mübarek Ramazan ayına girerken Hocvan Pangis (Taşlıdere) Köyünden  4 çocuk annesi Sultan Özer’i 40 lı yaşlarda, Ramazan Ayının ilk günü Beykoz Yeni Mahallede  ikamet eden bölgemizin önde gelen kanaat önderlerinden rahmetli Fevzi Şirin’inin eşi, Şirin Elektronikten Cemil ve Murta Şirin’inin anneleri  Nazlı Şirini..

İstanbul Sultanbeyli’de İkamet eden Mithat Halil GÖKDEMİR, Kocaeli-Darıca da İkamet eden İSMAİL BAĞCI, Beykoz’da ikamet eden Besra Sanin, Beykoz Yeni Yenimahalle’de ikamet eden Aydoğan Yılmaz hakka yürüyen hemşerilerimiz oldular..  

Sultan Özer Yürekleri Dağladı..

Ramazan Ay’ına birkaç gün kala, mübarek Ramazan ayına girerken Hocvan Pangis (Taşlıdere) Köyünden  4 çocuk annesi Sultan Özer’in 40’lı yaşlarda vefatı kahrederken, maalesef toplum olarak kendi sağlık –eğitim-güvenlik altyapımızı oluşturmadığımızdan, oturtmadığımızdan, tc rejiminin çarpık ajanvari, vatandaşı harcamada uzmanlaşan kripto ajan devlet-sağlık yapılanması yüzünden, özellikle covid-19 biyolojik ve psikolojik küresel saldırı operasyonunun ardından  genç yaşta umulmadık zamanda ve yerlerde birçok akraba ve hemşerimizi genç yaşta beyin kanaması, kalp krizi, yiyecek içeceğin silaha dönüştürülmesiyle kanser.. Vb. hastalıklardan kayb etmeye başladık..  Gelişmiş toplumlarda asla ve asla bir örneğini göremeyeceğimiz ucuz ölümlerle sarsılıyor, âdeta yok ediliyoruz..

Sultan Özer, Ardahanın önde gelen kanaat önderlerinden, esnaflarından İlhan Şit’in kardeşi, Pangis Dernek Başkanı Adem Özerin.. Bölgemizden ileri gelen birçok hemşerimizin yakın akrabasıydı..

HABERİN

FOTOGRAFLARI

TIKLAYINIZ..

Bu ay içinde birçok hemşerimizi hakka uğurladık.

Nazlı Şirini Binler Birlikte Hakka Uğurladı..

Mübarek ramazan ayına girerken birçok hemşerimizi hakka uğurladık. Birçok hemşerimizi andık..

Ramazan Ayının ilk günü Beykoz Yeni Mahallede  ikamet eden bölgemizin önde gelen kanaat önderlerinden rahmetli Fevzi Şirin’inin eşi, Şirin Elektronikten Cemil ve Murta Şirin’inin anneleri  Nazlı Şirini binlerin katılımıyla Beykoz Yeni mahalleden son yolculuğuna uğurladık..

İstanbul Sultanbeyli’de İkamet eden Mithat Halil GÖKDEMİR, Kocaeli-Darıca da İkamet eden İSMAİL BAĞCI, Beykoz’da ikamet eden Besra Sanin, Beykoz Yeni Yenimahalle’de ikamet eden Aydoğan Yılmaz hakka yürüyen hemşerilerimiz oldular..  

Deprem felaketinde hayatını kaybeden Ahmet Yıldız başta olmak üzere birçok hemşerimiz dua, mevlit programları ile anılırken.. Cevdet Şentürk gibi hayatları doğamızı ovalarımızı ve nehirlerimizi korumak için savaşan STK başkanlarını da rahmet ve minnetle andık..

Hemşerilerimizi il-ilçe-köy dernekleri, bölge ve il federasyon başkan ve yönetimlerinin de katılımlarıyla son yolculuklarına uğurladık..

Doğu Medya ve Bölge STK’ları olarak bu ay vefat eden hemşerilerimiz başta olmak üzere deprem felaketinde hayatlarını kayb eden bütün vatandaşlarımıza, yakın zamanda hakka yürüyen tüm hemşerilerimize Allahtan rahmet yakınlarına ve akrabalarına başsağlığı diliyoruz..

Özetle STK-iş dünyası-siyaset tali konuları bir kenara itip, hem ülke olarak, hem de lokal olarak açıklarımızı kapatmaya acilen yönelmeliyiz..

Bilim Teknolojide ileri gidenlerin geri kalanları yok ettiği bir dünyaya girdik..

Ölüm haktır, her canlı ölümü tadacak inancı ve bir dinin mensupları olarak elbette birgün hepimiz hakka yürüyeceğiz. Hata yaşadığımız dünya ve içinde yaşadığımız uzaya herşeyin bir sonu var. Ama gelişmiş toplumlar gibi sağlıklı ve müreffeh bir yaşam sürmekte aklımızı kullanmakla mümkün.. TC gibi rejimlerde partilerden örgütlere vatandaş ve insanlar sürekli birbirine karşı ötekileştirilerek düşmanlaştırılarak insanların bilim-teknoloji de ileri gitmeleri engellendiği gibi, sürekli demolarizasyonla insanların düşünme ve çözüm üretme yetenekleri yok edilerek vatandaş her alanda harcanan, soykırıma yatırılan koyun sürüsüne dönüştürülüyor, dönüştürülmektedir.. ((Demoralizasyon Nedir Tıklayınız..))

Bu anlamda sürekli dile getirdiğimiz bir gerçeği birkez daha dile getiriyoruz.. Bizler birbirine yakın akraba grupları olarak kendi sağlık, eğitim, güvenlik, bilim-teknoloji .. Alanlarındaki altyapı eksiklerimizi gidermeliyiz. Bu yüzyılla-önümüzdeki yüzyıl devlet bildiğimiz devlet-parti-örgüt.. vb  olayı tarihe hepsi tarihe karışıyor.. Siz birbirine yakın akraba grupları olarak kendi altyapı açıklarınızı gidermeseniz.. İleri gidenler siz geride kalanları yok edecektir.. Günümüzde ellerinde bilim-teknoloji olanlar geri klanları 24 saat izlemekte zaaflarını bilip istediği muamele ve operasyonu yapmaktadır.. Bizleri 24 saat her alanda gözetim altında tutan firma, devlet, örgüt, kurum, ajan kripto yapılar, stklar  yerel küresel ayakları ile biz onları ne kadar biliyoruz..

Bunu bilmediğimiz için, devlet, kurumlar, yasadığımız yerde kripto ajan yapılanmalar, yani bizden gözüküp 24 saat bizleri imha ve düşürmeye çalışanların operasyonlarıyla, yerel-küresel ayaklarının saldırısıyla ya akıla arabamıza takla attırma, zaaflarımıza göre bir imha metodu geliştirme,  sağlık adı altında bocaladıkları ilaçlarla biyolojik kimyasal saldırı yaparak hayattan koparma.. Yoksullaştırarak, muhtaç hale getirerek yiyecek içecekle geri zekalı ve hastalıklı hale getirme.. Binbir plan ve kumpasla tüm insanlık ve bizler sarılmış bulunmaktayız..

İşte en son deprem felaketi.. Amerikan-İngiliz-terörist israil anglo sakson siyonist firmalar devletleri, kıtaları bilinmeyen silahlar laboratuvarına çevirdiler.. Haarp teknolojisi ile Mezopotamya’da deprem faylarına müdahale ederek 15-20 milyon insanı 12 saatte 350 atom basına dek bir deprem enerjisiyle nerdeyse tarihten sildiler, yüzbinlerce insanımızı diri diri gömdüler..

Aynı güçler hava-su-yiyecek-içeceği silaha dönüştürürken; coğrafyamızda kurdurdukları faşist ulus devletlerle, dinli-dinsiz terör lejyonları ile de yüzyıldır halkları bizleri soykırıma uğratmaktadırlar..

Küresel soykırımcılar (gıda-genom-silah-ilaç-bilişim firmaları..), devlet-örgüt yemleri ile bizleri ırk-dil-din-izimler, ideolojiler üzerinden ayrıştırırken.. hayatlarımıza coğrafyalarımıza, ovalarımıza, dağlarımıza, sularımıza, topraklarımıza, tarımımıza gıdamıza velhasıl herşeyimize el koyarak bizleri tarihten silmektedirler..

Bundan dolayı aile ve yakın çevreden başlayarak açıklarımızı kapatacak alt yapıya yönelmeli, ve hergeçen gün bu çemberi büyütmeliyiz..